Sabah Gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek, ABD Savunma Bakanlığı’nın özel izniyle bakanlık yetkilileriyle Pentagon koridorlarını dolaşarak, Türk- Amerikan ilişkilerinin nabzını tuttu.
Abdurrahman Şimşek ilk etapta Amerikan Savunma Bakanlığı yetkilileri ve Homeland Security (Amerika Birleşik Devletleri İç Güvenlik Bakanlığı) tarafından istihbarat taramasından geçirildi. Alınan onay sonrası Pentagon’un ziyaret edilmesi vizesi aldı. Pentagon’a girerken parmak izi, fotoğraf çekimi, retina taraması ve üzerinde herhangi bir kimyevi madde olup olmadığıyla ilgili taramadan geçirildikten sonra fotoğraflı yaka kartını yetkililerden alıp Pentagon’a adım attı. Girişte, Pentagon yetkilileri tarafından karşılandı.
Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasında önemli rol oynayan Pentagon aynı zamanda CENTCOM’un (Amerika Birleşik Devletleri Merkez Kuvvetler Komutanlığı) da ana karargahı. Çatışma bölgelerindeki tüm Amerikan Ordu birimlerinin koordinasyonu Pentagon’dan gerçekleştiriliyor. Dünyanın en büyük ofis binalarından bir tanesi olan Pentagon’da yaklaşık 23 bin kişi aynı anda çalışma imkanına sahip durumda.
TÜRK- AMERİKAN İLİŞKİLERİ
Pentagon’da ABD Ordusu’na ait Hava, Kara, Deniz ve Uzay Kuvvet Komutanlıkları da dahil çok sayıda kritik güvenlik birimi bulunuyor. Afganistan, Irak işgalleri, Libya Harekatı gibi dünya siyasetine son 80 yıla damga vuran kararlar, bu koridorlarda alındı.
11 Eylül 1941’de temeli atılan Pentagon 15 Ocak 1943 yılında kullanıma açıldı. Beşgen şeklinde olan ve bu yüzden İngilizce beşgen anlamına gelen “Pentagon” ismini alan bina sadece 5 katlı. Yatay mimari göz önünde bulundurularak inşa edilen binanın koridorları toplamda 282 kilometre uzunluğunda.
Abdurrahman Şimşek, o koridorlarda Türk- Amerikan ilişkilerinin nabzını tuttu. İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey Pentagon yetkilileriyle görüşen Şimşek, Türkiye’nin NATO’daki pozisyonu ve gelecekteki potansiyelini masaya yatırdı.
“İHA VE SİHA TEKNOLOJİNİZ SAVAŞ KARA SAVAŞLARI DOKTRİNLERİNİ ALT ÜST ETTİ”
Türkiye’nin NATO’nun önemli bir müttefiki olduğu, kaybedilmemesi gereken bir üyesi olduğunu vurgulayan isminin açıklanmasını istemeyen Pentagon yetkilileri, “Bazı noktalarda Türkiye ile ayrıştığımız konular olmuştur ancak Türkiye NATO’nun Amerika’dan sonra en güçlü orduları arasında. Türkiye ile S-400 hava savunma sistemi alınması ayrıştığımız en önemli noktaydı. Türkiye, S-400 alımı nedeniyle Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmıştır ancak F-16’ların modernizasyonu ve kitlerinin yeniden satışı noktasında şu anda süreç olumlu anlamda devam ediyor. Türkiye’yle zaman zaman ayrıştığımız noktalar olsa bile Türkiye bölgenin en önemli askeri ve siyasi gücü olduğunu biliyoruz. Özellikle SİHA ve İHA teknolojilerindeki çığır açan ilerleyişimizi yakından ilgiyle izliyoruz. SİHA ve İHA teknolojilerindeki ilerleyişiniz, kara savaşlarının yazılmış doktrinlerini alt üst etti” diye konuştu.
“ERDOĞAN SÖYLEDİĞİNİ YAPAN VE UYGULAYAN BİR LİDER”
Aynı yetkililer, Türkiye’nin Ortadoğu, Azerbaycan ve Doğu Akdeniz’de söz sahibi olmasının ABD dahil tüm dünyanın farkında olduğuna dikkat çekerek, “Başkan Erdoğan, ülkesinin menfaatleri doğrultusunda askeri ve siyasi politikalar geliştirdiğini biliyoruz.
Erdoğan’ın söylediğini yapan ve uygulayan bir lider olarak biliyoruz. Ancak ABD menfaatleri de bizim için önemlidir. Önümüzdeki yıllarda Çin Halk Cumhuriyeti’nin Pasifik dışına ve dünyanın önemli ticaret noktalarına ele geçirme hedefleri olduğunu biliyoruz. Bizim Türkiye’yle bir sorunumuz yok. Türkiye kaybedilebilecek bir ülke değil.
Türkiye’yi anlıyoruz. Rusya’yla dengeli politikalar götürmesi bazı noktalarda bizleri rahatsız etmiştir ancak her şeye rağmen önümüzdeki süreçte Türkiye’yle ilişkilerimizi daha da güçlendireceğimize inanıyoruz. Türkiye NATO’nun en önemli müttefiklerinden. Pentagon olarak Türkiye’nin F-16 alımı noktasında desteğimizi esirgemeyeceğiz. NATO’nun geleceği açısından Türkiye önemli bir partnerimizdir” ifadelerini kullandı.
KONU F-35 PROGRAMI
F-35’lerle ilgili programa Türkiye’nin tekrar dahil edilme ihtimalinin olup olmadığı sorusuna Pentagon yetkilileri, “Neden olmasın” diyerek açık kapı bıraktı. Türkiye’nin S-400’leri aktif hale getirmediği sürece masada bütün seçeneklerin konuşulabileceği ifade edildi.
Geçtiğimiz ekim ayında Suriye’nin kuzeyinde Ürdün’deki Amerikan üssünden kalkan ABD’ye ait F-16’lar tarafından düşürülen keşif istihbaratta kullanılan insansız hava aracımızla ilgili de değerlendirme yapan üst düzey yetkililer, “Çok üzüntü verici bir olaydı. ABD’li kuvvetlerine yakın bir noktada uçuş yapması nedeniyle oradaki yerel unsurlar tarafından “tehdit” olarak algılandı. Pentagon, olarak bu durumun düzeltilmesi ve bir daha yaşanmaması için gerekli mekanizmaları hep diri tutacağız” diye konuştu.
AMERİKA, İNGİLTERE VE TÜRKİYE
Şimşek’in aktarımına göre, Pentagon’un içerisinde NATO’nun karargahı da bulunuyor. NATO’nun en büyük ikinci askeri gücü olan Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağı Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere Bayrağı’ndan sonra 3’üncü sırada görücüye çıkıyor.
Ukrayna- Rusya savaşından sonra NATO’ya katılma amacıyla başvuruda bulunan ve geçtiğimiz aylarda birliğe katılan en yeni üye Finlandiya’nın da bayrağı Pentagon’da bulunan NATO karargahında kendisinde yer bulmuş durumda.
patronlardunyasi.com
